‘Arap Baharı’ sonrası Mısır, Yemen, Katar ve Libya’ya her türlü tezgâhı kuran BAE; Tunus, Cezayir, Fas, Sudan ve Somali’de de protestoları körüklüyor, çatışan taraflara silah sağlıyor, hükûmetlere rüşvet teklif ediyor, darbe planları yapıyor. Katar’a ablukada başı çeken, Mısır’da darbeci Sisi’yi finanse eden, Sudan Devlet Lideri Ömer Beşir’in devrilmesinde sahneye çıkan BAE, Yemen’de yaptığı üzere Libya’nın da bölünmesi için gayret harcıyor.
TÜRKİYE ZIDDI HER TAŞIN ALTINDAN ÇIKIYOR
Türkiye zıddı her taşın altından çıkan Abu Dabi idaresi, Seyahat hadiselerini finanse etmekle kalmamış, 15 Temmuz darbe teşebbüsünde de ortaya çıkmıştı. Akdeniz’de ortak tatbikatla Atina’ya da açık takviye vermişti. BAE’nin en son terör örgütü YPG/PKK’ya istihbarat teknikleri için eğitim vermek üzere Suriye’ye çok sayıda casus gönderdiği gün yüzüne çıktı. 2017’de terör örgütü ile bilinmeyen görüşmelere başlayan BAE’nin, PKK/YPG işgalindeki bölgelere görevlilerini göndererek, teröristlere espiyonaj, kontra-espiyonaj, sabotaj, suikast hareketleri, sinyal istihbaratı, bilgi güvenliği ve bağlantı ağları konusunda eğitim verdiği ortaya çıktı.
TEKRAR BAE’NİN PARMAĞI VAR
BAE’nin son periyotta Esad rejimi ile yakınlaşmasının gerisinde Suriye’de Türkiye zıddı cepheyi güçlendirmek olduğu belirtiliyor. İdlib’de ateşkesin bozularak mültecilerin Türkiye sonuna yığılmasında da BAE’nin parmağı olduğu kaydediliyor. Öte yandan, İsrail ile BAE ortasındaki antlaşmanın da eylül ortasında Washington’da imzalanması bekleniyor.
“Kirli pazarlıklar emirliği”, sonumuzda “terör koridoru” hayalleri kuran teröristleri 4 yıldır espiyonaj, kontrespiyonaj, sabotaj, suikast, irtibat ve bilgi istihbaratında eğitiyor.
TÜRKİYE
Haber7
