Haber7 müellifi Mahmut Bıyıklı, kalp krizi sonucu vefat eden Mehmet Ali Tekin’i yazdı:
Yakınlarda Rabbimize uğurladığımız mümin muvahhid mücahid olduğuna bütün kalbimizle şahitlik ettiğimiz Mehmet Ali Tekin Ağabeyin son yazısını okuyunca benzeri bir veda havası hissettim.
Dergi yöneticileri yayına hazırlanılan sayının birinci yazısını her vakit kendisinin gönderdiğini söylediler. Kalp krizi geçirdiği haftada yeniden birinci o göndermiş mecmua için ilkyazı lakin kendisi için son yazı olduğunu bilmeden. Son yazısını mail attıktan sonra da buyruğu hak vaki olmuş.
Hayatı boyunca Müslümanların birliği dirliği için gayret veren Tekin son yazısında da mazeret etme ziyaret et diyerek dostlarımızı ihmal etmememizi mazeretler üretmekten vazgeçmemizi ziyaretin rahmetinden nasiplenmemizi öğütlüyor.
Tembel mazeretlerine sığınmadan yapılan ziyaretlerin Rabbimiz katındaki pahasını hatırlatan merhum yakınlarımızı ziyaret etmeyi görev edinmemizi telkin ediyor.
Her yürüyüşte yolunu bir dosta düşüren Tekin için yürümek tıpkı vakitte öğrenmek muhabbet etmek selam vermeye dönüşmüş.
Modern hayatın rahatlıklarına alışmanın üzerimizdeki yan tesirlerine değinen Tekin batılılar üzere hayat sürmeye onlara benzemeye isyan ederek kolaya değil zora aşina olmaya çağırıyor okurlarını.
Yaşadığı üzere yazan nadir kalemlerden olan Tekin vasiyet niteliğindeki yazısında dostlarla halleşmenin gönlünde uyandırdığı ferahlıkla bütün kaybedişlere karşın umut vermeye devam ederek mazeretlere sığınmadan yola çıkanların önünü Rabbimizin açacağını müjdeleyerek siz uğraş ederseniz vaktiniz genişler ömrünüz bereketlenir diyor.
Hakikaten de onu tanıyanların ittifakla üzerinde durduğu konu dostlarını ihmal etmemesi irtibatı kesmemesi kardeşliğini ziyaretlerle perçinlemesi olduğunu söylemeleridir.
İbn-i Arabi’nin Bir Ağacın altında oturduysan o ağaçla arkadaş oldun demektir. Arkadaşlık hakkı gereği o ağacı sulaman gerekir dediği üzere Mehmet Ali Tekin arkadaşlık ağaçlarına her vakit hakkıyla su verip canlı tuttuğu için fani ömründe dostluk ormanları kurmuş. Cenazesindeki görkemli kalabalık bunun işaretiydi.
Vatsap bildirileriyle günlük ziyaretlerini paylaşması teşvik hedefi taşıyordu. Bakın isteyince oluyor mazeretlerden kaçının diyordu bir manada. Artık ondan kalan hoş bir haslet olarak dostlarla buluşmayı aramayı hatır sormayı gönül almayı gelmeyene gitmeyi görmeyeni görmeyi artırarak birbirimizi daha çok sevecek sayacağız İnşallah.
AYASOFYA HEYECANI
Mehmet Ali Ağabeyle en son Ayasofya’nın açıldığı gün beraberdik. Çocuklar üzere şendi. TYB’deki toplantıda geçmişteki öncülerin uğraşlarının rahmetiyle bugünleri gördük demiş. Ayasofya davasına emek veren öncüleri sayarken kendisinin de ismini söylememden memnun olmuş sonrasında his ve niyetlerini paylaşmıştı.
O günün heyecanını toplumsal medyasında paylaşmış yaptığım konuşmaya da atıfta bulunmuştu.
Yüz binlerin katıldığı Ayasofya açılışında en heyecanlılardan birisi oydu. Adeta yerinde duramıyordu. TYB’deki programımız bittikten sonra tekrar gelip sevincini izhar ettiği bir sohbet halkası kurmuştu.
Hasretini çektiği Ayasofya’nın açılışını görmesi en büyük tesellimiz. Mescid-i Aksa’nın esaretten kurtuluşunu görmek de evlatlarına nasip olur İnşallah.
DAVANIN ZAHMETI
Mehmet Ali Tekin davanın bütün sıkıntısını çekti. Kendilerine olmadık geçmiş inşa edip kurgusal kahramanlıklar oluşturarak davayı kendine borçlu çıkaranların tersine bütün zorlukları yaşamasına karşın sürekli davaya borçlu hissedip fedakârca koşturdu. Akıncı ruhunu içinde daima yaşadı.
Bir seferinde anılarını sorduğumda güya hapishaneleri kovuşturmaları soruşturmaları sıradan bir şey üzere Çektiklerinin öznesi değilmiş üzere çok kolay bir lisanla aktarmıştı. Meğer o çekilen acılara azaplara dayanmak için çelikten bir irade dağ üzere bir iman gereklidir. Mehmet Ali Tekin de bu hoş hasletlerin hepsi mevcuttu.
Ne bir nefsine yenik düşüp lisanına yansıyan bir isyan ne de yapıp ettiklerinden zerre pişmanlık. Bitmişlik tükenmişlik ümitsizlik karamsarlık bu kavramların gölgesi bile yoktu onda. Güya birazdan Metin yüksel çağıracak Akıncılar meydanda toplanacak ve daima birlikte tekbir getirilecek üzere bir heyecan içindeydi. Daima 18 yaşında ve daima fırtına çıkarabilecek rüzgârın serinliği vardı yüzünde.
ŞEHİTLERİN ANISI
Şehitlerin anısını canlı tutmak konusunda büyük hizmet verdi. Hem yazılı hem de kelamlı olarak Allah yolunda can veren yiğitleri yeni jenerasyonlara tanıttı. Onları anlatmaktan onları hatırlatmaktan onları yazmaktan hiçbir vakit geri durmadı. Bıkmadan usanmadan konjonktüre aldırmadan daima onlarla yaşadı.
Hayatının merkezinde daima şehitler oldu. Metin Yüksel’i anlatırken yüzünün aydınlanması lisanın açılması sevincinin yerine gelmesi görülmeye kıymetti. O denli ki moralinin en bozuk olduğu anda dahi Metin Yüksel’in ismi anılsa çabucak neşelenir çabucak keyiflenirdi.
Mehmet Ali Tekin Hakk’ın isteğine uygun çaba dolu bir ömür sürdü. Müminler başlarına gelen her musibete sabrederler ve biz Allah’tan geldik tekrar Allah’a döneceğiz derler ayetinin idrakinde bir ömür.
BAHAR MUŞTUSU
Merhumun yaşadıklarına bugünden baktığımızda Romanlara sığmayacak bir hayatı görürüz. FETÖ kumpası 28 Şubat zulümleri haksız isnatlarla karartılmaya çalışılan bir yürek azaplarla sıhhati bozulan bir vücut. Sistemin yok etme uğraşlarına karşı İnancından aldığı güçle direnerek ayakta kalan bir mücahid.
Metin Yüksel’in cenazesinde edilen yemine sadık kalarak son nefese kadar gayrete devam eden bağı dehrin daima hazanını görenlerden olmasına karşın yorulmadan yenilmeden kışın ortasında dostlarına daima baharı müjdeleyen bir mustağrib.
YÜRÜYEN VAKIF
Ümmetin yükünü omuzlarında hisseden hasbi adamlardan olan Mehmet Ali Tekin bir yandan sistemle uğraş ederken bir yandan da yürüyen vakıf üzere gereksinim sahibi Müslümanlara hızır üzere yetişmiş sıkıntılarına derman olmuş. Şehit yakınları başta olmak üzere Hapishanede yatan mazlumların yakınlarına her vakit takviye olmuş sıkıntı vakitlerinde onlara omuz vermiş.
ŞEHİTLERE KOMŞU OLASIN
Sıkıntılarla dolu dünya sürgününü tamamladı Mehmet Ali Tekin. Vefatının akabinde Çeçenistan’ın dağlarından, Bosna’ın köylerinden, Afganistan’ın mezralarından Anadolu’nun her yanından hasılı Müslümanların yaşadığı bütün ülkelerden Yasinler Fatihalar ikram edildi kendisine. Ömrünü adadığı ümmetin evlatları gözleri yaşlı dualar etti. Ne gururlu bir hayat ne erdemli bir mevt. Yerin Cennet olsun son Akıncı. Anılarını canlı tutmak için inanılmaz çaba gösterdiğin şehitlere komşu olasın İnşallah.
Haber7
