Spor

Fatih Terim’den başkanlık sorusuna cevap!

Galatasaray tarihine damga vurmuş isimlerden Fatih Terim, beIN Sports ekranlarından gündeme dair açıklamalarda bulunuyor. 

 

 

Geçtiğimiz sezon birçok sıkıntı ile başa çıkmaya çalıştıklarını vurgulayan deneyimli teknik adam, ”İstikrarlı bir oyun anlayışıyla üst üste 2 maçı bile aynı 11’le oynayamadık. Biz bir oyun anlayışı belirleyip, o oyun anlayışına uygun olarak oyuncular değil, elimizdeki imkanları zorlayarak ilk 11’e çıkabilecek oyunculardan bir oyun anlayışı geliştirmek zorundaydık. Satranç dünyanın en önemli strateji oyunu olarak kabul edilir. Geçtiğimiz sezon benim koltuğumda bir strateji oyuncusu otursaydı, bölümü geçmesi çok zor olurdu.” dedi.

“Başkanlık düşüncem yok!”

 

 

“Diğer takımların kültürü ve yapısı farklı olabilir ancak benim açımdan Galatasaray’ın durumu kabul edilebilir değil. Bunu üzülerek, futbolun başındaki kişi olarak değil, bu kulübün bir üyesi hatta divan üyesi olarak söylüyorum. “Bu laflarımdan da yakıştırmalar yapılacaktır. Başkanlıkla ilgili soruya cevap vermeden de açık olarak bir kez daha söyleyeyim ki, böyle bir düşüncem olmadığını söyleyerek başlamak istiyorum bu sorunun cevabına.”

Fatih Terim’in Florya’daki ofisinde ‘5’ yıldızlı Galatasaray logosunun bulunması gözlerden kaçmadı.

“Kimsenin beklemediği çok ama çok ekstra bir durum yaşandı”

”Özellikle bir sporcu için durmak her zaman sorun olur. Çünkü hem beden, hem zihin, hem de heyecan durur. Belirsizlik ve korku da eklenince iş tabii insani olarak başka noktaya gider. Hiç kimsenin beklemediği çok ama çok ekstra bir durum yaşandı. Hala yaşamaya devam ediyoruz. İşin doğasından uzaklaştık. Belki o heyecanı, keyfi yaşayamıyoruz ama hayat da devam ettiği için alışmaya çalışıyoruz ta ki bu illetten kurtuluncaya kadar. Alışılagelmedik eski yapılanlara veya olanlara benzemeyen, enteresan bir durum çıktı ortaya. Dolayısıyla oyuncular da bu olaydan önce çok etkilendiler. Nasıl hareket edeceklerini bilemediler ki hepimiz de öyleydik.”

“En net 96-2000 döneminde tecrübe ettik”

“Hepimizin keyif almasını sağlayan taraftar etkeni yok. Galatasaray taraftarının her zaman kazanılan başarılarda çok büyük payı olduğunu düşünmüşümdür ve bunu sık sık da dile getiriyorum zaten. Bunu en net 96-2000 döneminde tecrübe ettik. O zamanlarda yaşananlar, bence taraftarın gerçek karşılığıdır.”

“Cevap veriyorum, ben istemez miyim?”

“Gelelim kulüplerin geleceği için öngörülen altyapılara. Çok duyuyorum, ‘Hocam Ozan gibi her sene 2-3 genç çıksa akademiden, kulübümüz kurtulur.’ cevap veriyorum, ben istemez miyim? Şimdi ben soruyorum size, sizce satış sonrasında 11 milyon euro’nun yüzde kaçı akademiye yeni oyuncu veya yatırım için aktarılmıştır? Tahmininiz var mı, yok. Sıfır. Neden? Çünkü o anda ya yeni oyuncu alınması gerekir A Takım için ya maaş ödenmesi gerekir veyahut da borç ödenir. Artık günümüzde altyapı oyuncusu tanımı da değişiyor, her şeyin değiştiği gibi. Genç oyuncu kavramına doğru evriliyoruz artık öyle tabir ediliyor ancak tabii bazı önemli farklılıklar da var. Menajeri, maddi kazancı, sosyal medya, ailesi, etkileşimi gibi konular sadece oyuncunun performansını değil, gelişimini de etkiliyor.”

 

“Ozan Kabak’ı yetiştiren antrenörüm 2500 ile 4500 lira arası maaş alıyor?”

“Gelelim kulüplerin geleceği için öngörülen altyapılara. Ozan Kabak’ı yetiştiren antrenörüm 2500 ile 4500 lira arası maaş alıyor. Türkiye’nin en büyük spor kulübünde çalışıyor ve Ozan’lar yetiştiriyor. Bir de Anadolu’yu düşünürsek, varın halimizi siz düşünün. Çok duyuyorum, ‘Hocam Ozan gibi her sene 2-3 genç çıksa akademiden, kulübümüz kurtulur.’ cevap veriyorum, ben istemez miyim? Şimdi ben soruyorum size, sizce satış sonrasında 11 milyon euro’nun yüzde kaçı akademiye yeni oyuncu veya yatırım için aktarılmıştır? Tahmininiz var mı, yok. Sıfır. Neden? Çünkü o anda ya yeni oyuncu alınması gerekir A Takım için ya maaş ödenmesi gerekir veyahut da borç ödenir. Artık günümüzde altyapı oyuncusu tanımı da değişiyor, her şeyin değiştiği gibi. Genç oyuncu kavramına doğru evriliyoruz artık öyle tabir ediliyor ancak tabii bazı önemli farklılıklar da var. Menajeri, maddi kazancı, sosyal medya, ailesi, etkileşimi gibi konular sadece oyuncunun performansını değil, gelişimini de etkiliyor.”

 

“Şimdi siz yanıt verin. Yeni Ozan’lar çıkar mı?”

”Günümüzde genç oyuncuların A Takım’da oynayabilmesi için sadece yetenek kafi değil. Baskıyı nasıl kaldırdıkları, stresi nasıl yönettikleri, sosyal ilişkileri, gelişmeye olan duyarlılıkları, seviyelerini belirli bir yere çekmeleri için lazım olan kavramlar. Dünyanın hiçbir tarafında ‘hem genç oyuncu oynat, hem de her sene şampiyon ol’ beklentisi, belki anlaşılabilir, ama uygulanabilir değil. Kulüplerin geleceği olarak görünen altyapılarda durum bu. Şimdi siz yanıt verin. Yeni Ozan’lar çıkar mı?”

 

“Yabancı kuralı, alınmış doğru kararlardan biridir”

“Yabancı sayısı değiştiğinde, Avrupa’da Türk oyuncuların daha fazla süre bulabileceğini anladım. Bugün oyuncularımız sadece Türkiye’yi değil, dışarıyı tercih ediyor ve Türk oyuncularımızın takır takır oynadığını görmekten büyük gurur duyuyorum. Bu artacaktır. Yabancı kuralı, alınmış doğru kararlardan biridir. Esasında kural Türk oyuncu kuralıydı, 14 Türk mecburdu. Kim ne kadar Türk oynatırsa, o kadar karşılığını alacaktı, altyapıdan alınan genç de 2 misli karşılık bulacaktı, önemli bir katkısı olacaktı kulüplere.”

 

“VAR sistemi niye geldi?”

“İnsan unsurunun olduğu her yerde, ne kadar teknolojiyi devreye sokarsanız sokun, yorum veya bakış açısı farkı olacaktır. VAR sistemi niye geldi? Özü itibariyle bir sağlama yapma hatayı ve hasarı aza indirme mekanizmasıydı. Hakemlerin üzerinden yükü alacak yani bir yardımcı gibi. Bir hakem kolay yetişmiyor. Eğitimi ve pratiği ile bir hakemin tabiri caizse pişmesi ciddi bir zaman alıyor. E bu kadar zor yetiştirilen meslek sahibini bizler parçalıyoruz. Neden? Çünkü ne kişiye ne de içinde bulunduğu sisteme güveniyoruz.”

“KURULLAR TFF’DEN BAĞIMSIZ OLSUN”

“TFF’nin hakem kurulu, disiplin ve tahkim kurullarının bağımsızlaşması ve TFF Yönetimi’nden ayrı, kulüpler tarafından oylanacak bir seçimle belirlenmesi gerektiğine inanıyorum. Bu düşüncelerim yeni değil, Türkiye Futbol Direktörü’yken de bahsettiğim ve projelendirdiğim ancak uygulamada tahmin edilebilir engeller yaşanan bir durum bu. Kabul ediyorum, bu değişimi anlamak ve uygulamak da kolay değil ancak Türk futbolunun yakın gelecekte bu sistem değişikliğine gitmesi, bence TFF’nin itibarı ve ülke futbol markası adına önemlidir.”

Haber7

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu