Papa geçtiğimiz yıl planladığı, fakat salgın nedeniyle ertelemek durumunda kaldığı Irak ziyaretini gerçekleştirdi. Evvel Bağdat’a sonra Erbil’e gelen Papa, tarihi gezisini sürdürüyor.
Bir dizi kritik görüşmenin de yapıldığı bu ziyaretin ayrıntılarını, Haber7.com müellifi Taha Dağlı köşesinde “Papa Irak’ta neyin peşinde?” başlıklı bir yazıyla kaleme kaldı.
İşte ziyaretin dikkat çeken ayrıntıları :
PAPA IRAK’TA NEYİN PEŞİNDE?
Papa, geçen yıl planladığı lakin salgın nedeniyle ertelediği Irak ziyaretini, salgın bitmese de daha fazla rötara uğratmadan gerçekleştirdi.
Bir çok nokta var.
Sistani’den başlayalım.
Papa 84, Sistani 90 yaşında.
Maske ve uzaklık kurallarına uymadan bir görüşme yapıldı.
Bir Papa birinci defa Irak’ı ziyaret etti.
Aslında daha evvel denenmişti.
1999’da devrin Papa’sı da gidecekti ancak devrin Irak başkanı Saddam Hüseyin, bu ziyarete müsaade etmemişti.
O tarihte Sistani, Necef’teki konutundan dışarı çıkamıyordu.
Saddam buna müsaade vermiyordu.
Saddam öleli 18 yıl oldu.
Bugünün Papa’sı ortadan yıllar geçtikten sonra Irak’a gitti ve Sistani’yi Necef’teki meskeninde ziyaret etti.
Sistani, İran kökenli.
Lakin İran’daki dini otoriteyle her hususta uyuşmuyor.
Irak’ta ise bir çok dini başkan olsa da en faali o.
Papa’nın Irak ziyaretinde Şii önderler ortasında onu ziyaret etmesi, Sistani’nin Şiilerin başkanı olduğunun ilanı olarak yorumlandı.
Papa-Sistani görüşmesini 2 yıl evvel Papa’nın BAE ziyaretinde Mısırlı ezher piri Ahmet et Tayyip ile yaptığı görüşmenin devamı sayabiliriz.
Biri Ezher’i yani Sünnileri temsil ediyor, oburu de Şii’leri.
BAE denetimine tabi olmayan çoğunluktaki Dünya Müslüman Alimler Birliği ve onun lideri Yusuf el Kardavi ile İran’ın dini otoritesi Ayetullah Hamaney’in Papa’nın oluşturduğu denklemin dışında kaldığını da görebiliyoruz.
Papa Şubat 2019’da BAE’yi ziyaret ettiğinde dinler ortası diyalog, barış üzere kavramlar gündeme gelmişti. O devir tıpkı vakitte FETÖ’nün de bir modülü olduğu bu telaffuzlar sıkça konuşulmuştu.
Papa artık birebir telaffuzla Irak’a gitti.
Vatikan 2 yıl evvel BAE’de ne üzere bir proje başlattıysa, bugün o proje Irak’ta devam ediyor da denilebilir.
Tabi bu 2 yıllık ortada olan bir şey daha var.
O da Trump’ın öncülüğünde başlatılan ve ismine İbrahim Mutabakatı denilen süreç.
BAE, Bahreyn, Fas, Sudan üzere Müslüman ülkeler İsrail’le olağanlaştı.
Olağanlaşma iki eşit ülke ortasında eşit kaidelerde olur.
Bunda ise biraz farklıydı, İsrail durduğu yerde dururken, başkaları onun yanına koştu.
Yani normalleşmeden fazla anormalleşme üzere bir durum oldu.
Papa’nın Irak ziyaretinin, işte bu, ismine İbrahim Muahedesi denilen anormalleşme sürecinin bir tamamlayıcısı niteliğinde olduğunu da var sayabiliriz.
Papa, Irak’ta Hazreti İbrahim’in doğduğu yer olduğuna inanılan Ur kentini de ziyaret etti.
Ve tıpkı İsrail’le Arap ülkelerinin mutabakatlarında olduğu üzere burada da “İbrahim” vurgusu ön plandaydı.
Mayıs 2017’de Trump, Suudi Arabistan’da kürenin önünde poz verirken, bir süreç başlatılmıştı. İşte her şey adım adım o plan doğrultusunda ilerliyor.
Trump dindar bir adam değil.
Tahminen farkında da değildi lakin onun öncülüğünde başlatılan şey, her neyse, bugün Katolik ABD Lideri Biden’ın Beyaz Saray’a çıkmasından birkaç ay sonra Katolik dünyasının başkanının Irak ziyaretiyle devam ediyor ve tahminen de tamamlandı bile. Bunu ilerde daha net göreceğiz.
Papa-Sistani görüşmesinde Türkiye’yi de ilgilendiren bir ayrıntı var.
Türkiye’nin Irak’ta PKK ile çaba ederken en çok kıymet verdiği bölge Sincar.
Sincar’da PKK teröristleri ile Haşdi Şabi teröristleri bulunuyor.
Sistani, 2014’te DAEŞ terör örgütünün Şiilerin kutsal kentlerini gaye alacağı savı üzerine bir davette bulunmuş ve kısa müddette Haşdi Şabi başta olmak üzere çok sayıda Şii militan kümeleri kurulmuştu. Haşdi Şabi denince akla daima Kasım Süleymani geliyor, Süleymani o kümeleri eğitip, organize eden kişiydi, Sistani ise dini motiveyi sağlayıp, kutsallaştıran güçtü.
Artık o Haşdi Şabi günlerdir Türkiye’yi tehdit ediyor. O denli ki Papa Irak’ta Sistani ile görüşürken, Haşdi Şabi’ye bağlı Şii terör kümelerinden birinin elebaşı, Türkiye’ye tehditler savuruyordu hatta “gerekirse ABD’den hava savunma sistemi alalım, Türkiye’ye karşı kendimizi savunalım” diyordu.
Papa Sistani’nin yanı sıra Sistani’nin fetvasıyla kurulan ve şu an Sincar’da PKK teröristleriyle kolkola olan Haşdi Şabi teröristleriyle de görüştü. Üstelik Haşdi Şabi’nin Hristiyan kolu olan İncil Tugaylarının elebaşı Reyyan Keldani’ye kendi tespihini armağan etti.
Gelmiş geçmiş Papa’ların lisanından düşürmediği bir dua vardır, barış ve huzur.
Her ne kadar yüzlerce yıl evvel Haçlı Savaşlarını başlatmış olsalar da, bugün Haşdi Şabi üzere teröristlerle tespih diplomasisi yapıyor olsalar da, daima tıpkı duayı ederler, “barış ve huzur”.
Bakalım Papa’nın ziyareti sonrası Irak’a ve münasebetiyle Ortadoğu’ya nasıl bir barış ve huzur gelecek?
Haber7
