Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinde yer alan açıklama şöyle:
“Yunanistan Dışişleri Bakanlığı bugün (18 Ekim) ülkemizin Ege ve Doğu Akdeniz’deki arama-kurtarma sorumluluk alanının genişletilmesine ait mesnetsiz bir açıklama yapmıştır.
Arama-kurtarma alanları egemenlik değil hizmet alanlarıdır. Bu bakımdan kendi karasularını kapsamayan, insan hayatının kurtarılmasına ve korunmasına yönelik bu alanı egemenliğini ihlal olarak gören Yunanistan’ın bu argümanı hukuktan ve insani mülahazalardan uzaktır.
Keyfiyet ülkemizin halihazırda fiilen arama kurtarma hizmeti verdiği alanların günümüz kaidelerine nazaran güncellenmesinden ibarettir.
Ülkemizin arama-kurtarma sorumluluk alanı, Doğu Akdeniz’deki kıta sahanlığımızdaki faaliyetlerimizin emniyetini de sağlamak için genişletilmiştir.
Türkiye, etraf denizlerde yürüttüğü başarılı arama-kurtarma faaliyetleriyle Yunanistan’ın bilakis siyasi saiklerle değil, bütünüyle insani mülahazalarla hareket etmektedir.
Buna rağmen Yunanistan, Ege ve Doğu Akdeniz’de kıyıdaş iki ülkenin örtüşen arama-kurtarma sorumluluk alanları konusunda 1979 Hamburg Memleketler arası Denizde Arama ve Kurtarma Sözleşmesi’nin kararları uyarınca ülkemizin ısrarlı işbirliği ve eşgüdüm davetlerini cevapsız bırakmaya devam etmektedir. Ayrıyeten, sözkonusu alanların bir egemenlik alanı olduğunu tez etmek suretiyle Yunanistan insan ömrünün güvenliğini ikinci planda tutmakta beis görmemiş, Ege Denizi’nde sıkıntı duruma düşen sistemsiz göçmenlere reva gördüğü insanlık dışı muamele ile bu tavrını gözler önüne sermiştir.
Bölgede insan hayatına yönelik tehlike arzedebilecek her türlü vakaya müdahale için operasyonel yetkinliğe sahip tek ülke Türkiye’dir. Bu çerçevede, ülkemizin arama-kurtarma sorumluluk alanının genişletilmesi, dünyada deniz ve hava trafiğinin en ağır olduğu bölgelerden biri olan Ege ve Doğu Akdeniz’in fiilen de insan ömrü için daha inançlı hale gelmesi için atılmış kıymetli bir adımdır.”
Haber7