Şimdi 22 yaşındayken nedeni bilinemeyen siroz yüzünden karaciğer yetmezliği teşhisi alan ve 8 ay evvel karaciğer nakli olmak üzere nakil sırasına alınan Hakan Yılmaz (28), 3 ay evvel kadavradan organ çıkmasına karşın salgın nedeniyle ameliyat talihini kaçırdı. Nakil olabilmek için gözyaşları içinde toplumsal medyadan davet yapan Yılmaz’ın sesini duyan Prof. Dr. Koray Acarlı, canlıdan karaciğer nakli ile genç adamın sıhhatine kavuşmasını sağladı. Hakan Yılmaz’a iki hafta evvel eşi Zeynep Yılmaz’ın (26) karaciğerinin sağ yarısı nakledildi. 3 yıllık evli çift, ameliyata el ele girdi. Artık en büyük hayalleri bir evlat sahibi olmak.
Hatay’ın İskenderun ilçesinde yaşayan ve demir çelik fabrikasında personel olarak çalışan 28 yaşındaki Hakan Yılmaz, 6 yıl evvel nedeni bilinemeyen siroza bağlı karaciğer yetmezliği teşhisi aldı. Illeti yüzünden çalışamayacak duruma geldi, 60 kilo verdi. Adana’da tedavi gördüğü hastane, 8 ay evvel nakil olması gerektiğini söyleyerek Yılmaz’ı bekleme sırasına aldı. Birkaç ay evvel de kadavradan münasebetli organ çıktı ve Yılmaz, ameliyat için hastaneye çağrıldı. Lakin birebir günlerde salgın nedeniyle hastanelerdeki ameliyatlar durdurulunca, nakil operasyonu iptal edildi. Nakil talihini kaçıran Hakan Yılmaz, çektiği acılar yüzünden toplumsal medyadan gözyaşları içinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Sıhhat Bakanı Dr. Fahrettin Koca’dan yardım istedi. İskenderun Organ Nakli ve Kanser Yardımlaşma Derneği onun görüntüsünü görünce, Memorial Şişli Hastanesi Organ Nakli Merkezi Lideri Prof. Dr. Koray Acarlı’ya ulaştırdı. Prof. Dr. Acarlı, Yılmaz’ın raporlarını inceledi ve genç adama canlıdan nakil yapmak üzere geçtiğimiz ay hastaneye yatışını sağladı.
“İNŞALLAH BENİMKİ FIYAT DİYE DUA ETTİM KABUL OLDU”
Hakan Yılmaz’ın kardeşi Okan ve eşi Zeynep de testler için İstanbul’a geldi. İkisi de doku uyumluydu gelgelelim Okan Yılmaz’ın karaciğerinde yüzde 20 yağlanma olduğu için Zeynep Yılmaz karaciğerinin yarısı ile eşine 2. hayatını vermek üzere hastaneye yattı. Genç çift iki hafta evvel el ele ameliyata girdi, operasyon yaklaşık 9 saat sürdü. Zeynep Yılmaz, “Canlıdan nakil olabileceğini öğrendiğimde dua etmiştim ‘inşallah benimki tutar’ diye. Dualarım kabul oldu. Artık bir modülüm onda yaşıyor. Onu çok seviyorum, iyi olsun, yanımda olsun, yeter” dedi.
“KADAVRADAN ORGAN ÇIKTI ANCAK SALGIN YÜZÜNDEN AMELİYAT OLAMADIM”
Demir çelik fabrikasında personel olarak çalışırken marazının ortaya çıkmasıyla çalışamayacak hale geldiğini ve aylardır eşi ile ana babasının kendisine baktığını anlatan Hakan Yılmaz ise yaşadıklarını şöyle özetledi:
“Hastalığım 6 yıl evvel başlamıştı. Karnım bayağı şişmişti. İş bölgemde revire gittiğimde tabip karaciğer yetmezliğim olabileceğini söyledi. Daha sonra Antakya Eğitim Araştırma Hastanesi’ne gittim ancak tam teşhis koyamadılar. Adana Balcalı Hastanesi’ne sevk aldım ve karaciğer yetmezliği teşhisim orada kondu. Ben bu kadar ilerleyeceğini düşünmemiştim. 8 ay evvel nakil olmam gerektiğini söyleyerek organ bekleme sırasına aldılar. Birkaç ay evvel organ nakli kısmından aradılar ve ‘Acil gelmen lazım kadavradan bağış çıktı ameliyat olacaksın’ dediler. Ama tam o gün salgın yüzünden ameliyatlar durduruldu ve ameliyatım iptal edildi. Çaresizlik içinde toplumsal medya üzerinden davetler yaptım zira dayanılacak üzere değildi çektiğim ıstırap. İskenderun Organ Nakli ve Kanser Yardımlaşma Derneği sesimi duydu. Sonra bu hastaneye ulaşmışlar ve İstanbul’a geldik. Eşim sağolsun karaciğerinin bir modülünü bana verdi. Onu çok seviyorum, Allah ondan binlerce defa razı olsun. Artık en büyük hayalim baba olmak.”
“KOVİD SALGINI KADAVRADAN NAKİLLERİ DURDURDU”
Yılmaz çiftinin ameliyatını gerçekleştiren Prof. Dr. Koray Acarlı ise pandemi devrinin, esasen bağışların az olduğu memleketimizde kadavradan nakilleri de durdurduğunu söyleyerek “Bu devirde organ alımı ve organ alımı yoluyla marazın hem hastalara, hem de hastane çalışanına denetimsiz bir biçimde bulaşabilme riski nedeniyle yalnızca bizde değil tüm dünyada tıp camiasını tedirgin etti. O nedenle de kadavradan nakiller azaldı. Fakat canlıdan nakil tam da periyotta daha iyi bir seçenek oldu. Zira biz bu hastaları 10 gün evvelden yatırıyoruz, yatmadan evvel testlerini yapıyoruz, ameliyattan evvel tekrar test alıyoruz. Binaenaleyh vericiyi de alıcıyı da denetimli bir biçimde ameliyata alıyoruz” dedi.
“HAYATA YINE DOĞDU ARTIK DAIMA GÜLECEK”
Hakan Yılmaz’ın kendilerine toplumsal medya üzerinden ulaştırılan bir hasta olduğunu anlatan Prof. Dr. Acarlı, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Videosunu izlediğimde ağlayan, acı çeken, bir insan motifi gördüm. Neden ameliyat olamıyor diye düşünürken raporlarını görünce canlıdan nakile makul olduğunu anladık. Aslında bize son periyotta gelen bir hastaydı. Yani ameliyat yapılamayacak kadar istenilmeyen duruma gelebiliyor hastalar, Hakan da onun sonundaydı. Hakan’ın o ağlama hali yalnızca psikolojisinden kaynaklanan bir şey değildi. Karnı şiş, avurtları çökmüş, nispeten bitkin, erimiş bir haldeydi ve acı çekiyordu. Onu bu hale getiren ise nedeni bilinemeyen sirozdu. Artık yeni bir karaciğerle hayata yine doğdu. İnşallah artık ağlamayacak, daima gülecek.
“NAKİLLİ HASTALAR ŞAHSÎ TEDBIRLERLE KENDİNİ KORUDU”
Kovid-19 pandemisinin herkes için bir endişe vesilesi olduğuna işaret eden Prof. Dr. Acarlı, riskli kümelerin başında organ nakilli hastaların geldiğini belirterek, şu haberleri verdi:
“Çünkü bu hastalar ömür uzunluğu bağışıklık sistemini baskılayan ilaçlar kullanıyor. Bütün dünya şunu merak etti pandemi devrinde. Nakil olmuş hastalar içerisinde Kovid ne kadar yaygın, sanki onları çok mu vurup geçecek? Biz de acilen 584 hastaya 4 gün içerisinde ulaştık. Birçok hastanın ilaçlarını kesmek istediği istikametinde haberler geliyordu. Ancak çok değişik, bizim 584 hastamızın yalnızca 4’ü Kovid- müspet bulunmuş. İkisi hastanede tedavisi görmüş. Lakin kaybımız yok çok şükür. Üstelik de hastaların yarıdan birden fazla İstanbul içinde yaşayan, yani Türkiye’nin pandemi merkezi, ‘epicenter’ dedikleri bölgesindeler. Buradan şöyle bir bildiri da çıkarabiliriz. Bu hastalarımız bile şahsî tedbirlerle Kovid’den korunabildiyse hepimizin maskemizi takarak, toplumsal uzaklığımızı koruyarak ve hijyenimize dikkat ederek Kovid’den korunmamız mümkün.”
Haber7
