Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Kısmı Biyokimya Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Kolaylı hayvan ve insan deneyleriyle arı zehrinin insan sıhhatine yararları üzerine daha kapsamlı incelemeler yapmayı hedefliyor. Kolaylı: “Dünyada da arı zehri konusunda çalışmalar hızlanmış durumda. Gelecekte arı zehri, kıymetli bir potansiyel. Tahminen de kanser ilacı olabilir” dedi.
Arı zehri kanser hücrelerinin büyümesini manalı derecede durduracak
KTÜ Fen Fakültesi Kimya Kısmı Biyokimya Anabilim Kısmı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Kolaylı ve Moleküler Biyoloji ve Genetik Anabilim Kısmı vazifelisi Dr. Selcen Çelik Uzuner, arı zehrinin, hangi emellerle kullanabileceğin yanı sıra hangi hastalıklarda da tesirli olduğunu ortaya koymak için başlattıkları bilimsel araştırma çalışmalarında önemli sonuçlar elde etti. Prof. Dr. Kolaylı, araştırmaları sonucu; arı zehrinin, kanser hücrelerinin büyümesini manalı derecede durdurarak, hücre vefatına sürüklediğini gördüklerini açıkladı. Gelecekte arı zehrine daha çok ilgi olacağına dikkat çeken Prof. Dr. Kolaylı, arıcılara seslenerek, arı zehrinin toplanıp eksi 20 derecede kurutarak saklanmasını önerdi.
‘Hücre vefatına sürüklediğini gördük’
Kanser hastalarını heyecanlandıracak çalışmalar hakkında Demirören Haber Ajansı’na (DHA) konuşan Prof. Dr. Sevgi Kolaylı, “Arı zehrini apiterapide hangi emellerle kullanabileceğimizi ve hangi hastalıklarda tesirli olduğunu araştırmaya çalışıyoruz. Moleküler Biyoloji ve Genetik Anabilim kısmından Dr. Selcen Çelik Uzuner hocamızla birlikte çalışma yürüttük. Arı zehrinin kanser hücrelerinin büyümesini manalı derecede durdurarak ‘apoptozis’e yani hücre vefatına sürüklediğini gördük” dedi.
‘Meme kanseri hücresinde daha etkili’
Alternatif tedavi sistemi olarak kabul edilen ‘apiterapi’de kullanılan arı zehrinin 1 gram altından bile kıymetli olduğunu söyleyen Prof. Dr. Kolaylı, arı zehrinin tıbbi açıdan değerli bir potansiyeli olduğunu aktardı. Prof. Dr. Sevgi Kolaylı, “Bu çalışmayı yalnızca hücre kültürü üzerinde yaptık. Bunun devamında hayvan deneyleri, insan ve klinik çalışmalar var. Çalışmayı, sağlıklı hücreye kıyaslayarak 2 kanser hücresi üzerinde yaptık ve metastatik göğüs kanseri ve karaciğer kanseri çalıştık. Metastatik göğüs kanserinde arı zehrinin çok daha tesirli olduğunu gördük. Öteki kanser hücrelerinde de denenmesi ve çalışılması gerekiyor” diye konuştu.
‘Belki de kanser ilacı olabilir’
Arı zehri karışımında kıymetli proteinler olduğunu kaydeden Prof. Dr. Kolaylı, yaptıkları çalışmanın arı zehrinin yararlarını anlamada bir başlangıç adımı olduğunu anlattı. Prof. Dr. Kolaylı, “Bunlardan bir tanesi ‘melitin’ denilen bir protein. Literatürle ‘melitin’ üzerine yapılmış çok çalışmalar var. Bizim maksadımız da ayrıştırarak çalışma yapmak ve hangi proteinin hangi kanseri durdurduğunu elde etmek. Bu yalnızca bizim çalışmalarımızla değil tüm bilim insanlarının çalışmalarıyla ortaya çıkacak. Kesin olarak böyledir diyemeyiz ancak literatür de bizi destekliyor. Dünyada da arı zehri konusunda çalışmalar hızlanmış durumda ve onlar da çalışmalarımızı destekliyor. Gelecekte arı zehri kıymetli bir potansiyel, apiterapik casus. Tahminen de kanser ilacı olabilir. Ancak bu çalışmalar şimdi emekleme aşamasında” formunda konuştu.
‘Arıcılar arı zehrini toplasın’
“Arı zehri çok pahalı bir doğal eser. Şayet alerjiniz yoksa bırakın arılar sizi soksun” diyen Prof. Dr. Kolaylı, “Antiinflamatuar, bağışıklığı güçlendirdiği, ‘nörodejeneratif’ hastalıklar dediğimiz Alzheimer, Parkinson, Multiple Skleroz (MS) hastalıklarında hudut sistemini uyarıp harekete geçiren özelliği olduğu için arı zehri çok değerli. Ayrıyeten arı zehrinin ağrı kesici krem, hoşluk kremleri, botoks üzere giderek yaygınlaşan bir kullanım alanı var. Arıcılar, arı zehrini toplayıp eksi 20 derecede kurutup saklasınlar. Gelecekte arı zehrine daha çok ilgi olacak. Yurt dışına satabilecekler. Tek bir eser toplamasınlar. Balı toplarken arı sütü de üretsinler, arı larvalarını toplasınlar” tabirlerini kullandı.
Haber7
