Memur-Sen‘den, Ayasofya’nın ibadete açılmasına ait yapılan açıklamada, “Bir çağı kapatan fethin ve o fethe komutanlık yapan Fatih’in emanetinin gereği alanına getirilmiş, tarihi nitelikteki bu kararla Ayasofya’nın müze yapılmasıyla başlayan esaret periyodu sona ermiştir.” sözüne taraf verildi.
Açıklamada, Ayasofya‘nın camiden müzeye dönüştürülmesine dair 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Konseyi kararının iptaline ait kararın, milletin 86 yıldır kanayan yarasının kapanmasına, bir caminin cemaatine yine kavuşmasına, fethin hukukunun korunmasına ve fethedenlerin emanetine sahip çıkılmasına dair tüzel bir yer olduğu belirtildi.
Kararın bağımsızlığın tescili tarafıyla gurur, tarihe ve kadime sahip çıkılmasıyla da onur vesikası olarak kabul edildiği vurgulanan açıklamada, şu değerlendirmelerde bulunuldu:
“Bir çağı kapatan fethin ve o fethe komutanlık yapan Fatih’in emanetinin gereği bölgesine getirilmiş, tarihi nitelikteki bu kararla Ayasofya’nın müze yapılmasıyla başlayan esaret periyodu sona ermiştir. Memur-Sen olarak bizleri ziyadesiyle mutlu etmiş tarihi bir karardır. Milletin nezdinde, gözünde, kararında ve iradesinde ‘müze’ vasfını hiç kazanmayan, cami vasfını da hiç kaybetmeyen Ayasofya, kendi gerçeğinden kopuk, milletin iradesinden uzak, bağımsız devlet perspektifiyle entegrasyonsuz bütün gereksiz isimlerinden, vasıflarından, sonlarından, yasaklarından arınmış ve gerçekte olduğu üzere daima olması gerektiği üzere cami olarak millete ilişkin ve milletin hizmetine matuf olarak özgürlüğüne ve hakikatine kavuşmuştur.”
“Vesayet havası dağıldı ve hürriyete vurulan prangalar parçalandı”
Ayasofya ve milletin pahaları üzerinden tesis edilen vesayet havasının dağıldığı ve hürriyete vurulan prangaların parçalandığı tabir edilen açıklamada şunlar kaydedildi:
“Karar, milletin Ayasofya Camisi üzerinden Türkiye’nin egemenliğine kasteden dayatmalara boyun eğmeyen kararlılığını hukuken de tespit ve tescil etmiştir. Dahası bu kararla, İstanbul’un fethini ‘işgal’ gören ve göstermeye yeltenenler, ‘Zulüm 1453’te başladı.’ diyerek tarihi tahrif, fethi tahkir, fetih ruhunu tahfif edenlerin hevesleri kursağında kalmıştır. 86 yıllık yanlış hesap 567 yıllık hakikati silememiş, yanlış hesap millet iradesine çarpıp Danıştaydan geri dönmüştür.
Türkiye’nin en büyük emek örgütü Memur-Sen olarak 1 milyonu aşkın üyemizin çelik iradesiyle Ayasofya Camisi konusunda milletimizle birlikte ortaya koyduğumuz direniş ve iradenin hakkaniyetle neticelenmesinin haklı onur ve gururunu milletimizle birlikte yaşıyoruz. 86 yıldır Ayasofya Camisi için savaş eden herkese ve her kesite minnettarlığımızı tabir ediyoruz. Danıştayı 86 yıllık zulme son veren adil kararı hasebiyle alkışlıyoruz. Bir defa daha haykırıyoruz, İstanbul fetih kentidir, fatihi Sultan Mehmet’tir ve elbette Ayasofya camidir.”
Haber7
