‘Derneklere kayyum yasası’ deyip algı operasyonu yapanlara cevap

Tunç, BM Mali Hareket Vazife Gücü’nün (FATF) kuruluşundan buyana üye ülkelere öncelikle terörizmin finansmanı ile uğraş ve kara para aklamayla çaba konularında yol gösterici konuların, ülkelerin mevzuatlarında yer almasını tavsiye ettiğini söyledi.   

Türkiye’nin bu iki konuyla ilgili olarak geçmişte yasal düzenlemeler gerçekleştirdiğini anlatan Tunç, FATF’ın bu iki konunun yanı sıra nükleer silahların yayılmasının finansmanı ile çabayı de temel amaçları ortasına aldığına dikkati çekti. 

Tunç, şöyle devam etti:

“Kanun teklifinde bu tavsiyelerin öncelikli olanlarını, yani tamamını karşılayan düzenlemeler kelam konusu. Burada şu an kitle imha silahlarının yayılmasının finansmanının önlenmesine dair temel kanun hazırlanıyor. Bu temel kanuna bağlı olarak gerek yardım toplama kanununda, gerek dernekler kanununda, gerek kabahat gelirlerinin aklanması kanununda, ticaret kanununda ve birtakım kanunlarda değişiklik tekliflerini görüşmekteyiz. BMGK’nin bu mevzudaki kararlarının uygulanmasına ait tarz ve asılları belirleyen bir kanun eksikliğimiz vardı. Bu teklifle bu eksik giderilmekte.

Bu kanunda, yasak süreç ve faaliyetleri gerçekleştirmeye yönelik makul sebeplerin varlığı halinde kişi ya da kuruluşların Türkiye’deki mal varlıklarının dondurulmasıyla ilgili olarak kontrol ve iş birliği kurulu ihdas ediliyor. Bu komitenin önerisi sonucunda Cumhurbaşkanı kararı ile bu yasak süreçleri gerçekleştiren kişi ya da kuruluşların mal varlıkları dondurulabiliyor.”

Tunç, Türkiye’nin, terörün her türlüsüyle uğraş eden, terörle uğraşta memleketler arası iş birliğinin ehemmiyetine inanan bir ülke olduğunu söyledi.

Türkiye’nin, üyesi olduğu memleketler arası kuruluşların tavsiyeleri doğrultusunda gerekli mevzuat değişikliklerini vaktinde yapan bir ülke olduğunu anlatan Tunç, Dernekler Kanunu’nda yapılan değişikliklerin dernek kurma özgürlüğünü ihlal etmediğini belirtti.

Misyondan uzaklaştırma ve süreksiz alıkoymanın yalnızca 3 cürümle alakalı olduğuna işaret eden Tunç, “Bunlar terörizmin finansmanı, uyuşturucu imal ve ticareti, hatadan kaynaklanan mal varlığının bedellerini aklama kabahatidir. Bu 3 kabahatten hakkında dava açılan birisi dernek idaresinde bulunuyorsa İçişleri Bakanı tarafından süreksiz olarak misyondan uzaklaştırılabilecek. Alışılmış bu karar yargı kontrolüne tabi olacak. Şayet gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de şayet bu önlem kâfi değilse derneğin faaliyetleri süreksiz olarak durdurulabilecek. Burada dernek kurma özgürlüğünü ihlal eden bir durum kelam konusu değildir.” diye konuştu.  

Haber7