Şanlıurfa’da yakalandığı yeni tip koronavirüsü (Kovid-19) yenen lakin birebir virüs nedeniyle babasını, babaannesini, amcasını ve dayısını kaybeden 50 yaşındaki hastane çalışanı Ahmet İlhan, çok acı günler yaşadığını belirterek, herkesi önlemli olmaya çağırdı.
Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesinde idari amir olarak misyon yapan Ahmet İlhan, bir müddet evvel halsizlik, yüksek ateş, öksürük ve kas ağrıları şikayetiyle hastanenin ilgili servisine başvurdu.
Yapılan test sonucu olumlu çıkan ve durumu ağırlaşan İlhan, tedavi altına alındı. Ağır bir tedavi süreci geçiren İlhan, bu süreçte birebir hastalıktan bir ay içinde babasını, babaannesini, amcasını ve dayısını kaybetti.
Tedavi sürecinin akabinde taburcu edilen İlhan, yaşadıklarını unutamıyor.
“BAŞIMA GELMEZ DEMEYİN”
Yaşadıklarını anlatan Ahmet İlhan, hastalığın kendisine nasıl bulaştığını anlayamadığını belirterek, şöyle devam etti:
“Babam geçen ay bir toplu yemek tertibine davet edildi. Babam katıldıktan sonra hastalandı, sonra annem Kovid-19’a yakalandı. Annem tedavinin akabinde süreci atlattı ama hastalıktan yaklaşık bir ay zarfında babamı, babaannemi, amcamı ve dayımı kaybettik. Bununla birlikte ben ve kardeşim de Kovid-19’a yakalandık.”
Bu süreçte çok sıkıntı günler yaşadıklarını belirten İlhan, “Salgını çok hafife alıyorduk. Ben bu süreçte vefat noktasında kadar geldim. Süreci çok ağır geçirdim. Buradaki hekimlerimizin ve sıhhat çalışanlarımızın uğraşıyla ayakta kalabildim. Bu süreçte hastalıkla çaba ederken sevenlerimi de kaybettim. Benim için bir yıkım oldu. Allah bu hastalığı düşmanımın başına getirmesin.” diye konuştu.
“HER YERİNİZ ACIYOR VE TANIM EDEMİYORSUNUZ”
İlhan, hastalığa yakalandıktan sonra hayatının ne kadar kıymetli olduğunu anladığını tabir ederek, “Ben 15-20 yıldır spor yapıyordum. İçki yahut sigara alışkanlığım yok. Buna karşın yeniden de bu hastalığa çok makus düştüm. Biraz daha gecikmiş olsaydım daha makus sonuçlarla karşılaşabilirdim.” dedi.
Herkese taziye, düğün üzere toplu etkinliklerden kaçınması tavsiyesinde bulunan İlhan, şöyle konuştu:
“Bunun yanında toplumsal aralık ve maske kurallarına çok dikkat etsinler. Ben öteki hastalıklarda hiç görmediğim ağrıları, acıları bu Kovid-19 hastalığında gördüm ve yaşadım. Hiç aklıma gelmeyen ve başıma gelmeyecek diye düşündüğüm vakaları yaşadım. Bir yeriniz ameliyat olduğunda orası acır ya da bir organda sorun varsa orası acıyor ama bu hastalıkla her yeriniz acıyor ve tanım edemiyorsunuz.”
“BU HASTALIĞIN LATIFESI KELAM KONUSU DEĞİL”
Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Servisinde vazifeli Dr. Öğr. Üyesi Mehmet Reşat Ceylan da Ahmet İlhan’ın bir mühlet evvel yüksek ateş, öksürük ve halsizlik şikayetleriyle hastaneye başvurduğunu ve acil tedavi altına aldıklarını belirtti.
İlhan’ın yaşadıklarının topluma örnek olması gerektiğini tabir eden Ceylan, şunları söyledi: “Bu hastalıkta insan ailesinin birçok ferdini kaybetme riskiyle karşılaşabiliyor. Bu hastalığın latifesi kelam konusu değil. Kesinlikle maske kullanmayı alışkanlık haline getirmeliyiz. Toplu etkinliklerden kaçmalıyız. Bilhassa taziyeler ve nişanların hala yapılıyor olması bizi üzüyor. Önümüzde kış ayları var, şu anda Şanlıurfa’da olaylar azaldı. Bizim için sevindirici lakin önlemi elden bırakmamak gerekir zira artık her meskenden, her binadan hasta gelmeye başladı. Şu anda en dikkat eden hastane çalışanının dahi ailesine yahut yakınlarına virüs bulaşabiliyor. Bu etapta en ufak kuşkusu olan hastanelere başvurması gerekiyor.”
Haber7
