Koç Topluluğu’nun kuruluş̧ yıllarından 2010’a kadar çeşitli liderlik vazifeleri üstlenen, Koç Üniversitesi, Koç Okulu ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’nın kuruluşuna öncülük eden Suna Kıraç, 2000 yılından beri ALS (amyotrofik lateral skleroz) hastalığıyla çaba ediyordu.
Dün hayatını kaybeden Kıraç’ın tabutunun üzerine, merhum Vehbi Koç, kızı Sevgi Gönül ve Mustafa Koç’un cenazelerinde de kullanılan, aileye ilişkin Osmanlı Sancağı örtüldü.
Sancağın üzerinde, “Hak ve gerçek olan kainatın sahibi Allah’tan öbür ilah yoktur/Güvenilir ve kelamında sadık Muhammed, onun elçisidir” sözlerinin yazılı olduğu belirtildi.
Kurulan çadırda taziyeleri Suna Kıraç’ın eşi İnan Kıraç ve kızı İpek Kıraç kabul etti.
Cenaze merasiminde ve Koç Holding’de gerçekleştirilen veda merasiminde, pandemi kurallarına riayet edilirken, iştirakçi kapasitesi hudutlu tutuldu.
Cenazeye Koç Holding Idare Şurası Lideri Ömer Koç, Fenerbahçe Kulübü Lideri ve Koç Holding Idare Şurası Lider Vekili Ali Koç, eski Başbakan Tansu Çiller, İstanbul Büyükşehir Belediye Lideri Ekrem İmamoğlu, Fener Rum Patriği Bartholomeos, Aydın Doğan, Arzuhan Doğan Yalçındağ ve Vuslat Doğan Sabancı’nın da ortalarında bulunduğu çok sayıda iş insanı katıldı.
Kılınan cenaze namazının ardından Suna Kıraç’ın cenazesi, Koç ve Kıraç aileleri ve sevenlerinin eşlik ettiği konvoyla Zincirlikuyu Mezarlığı’ndaki aile kabristanlığına defnedildi.
HOLDİNGDE MERASIM DÜZENLENDİ
Verilen bilgiye nazaran, sabah 10.30’da Koç Holding’de Suna Kıraç için veda merasimi düzenlendi.
Koç ve Kıraç aileleri ile Koç Holding çalışanlarının katıldığı merasimde, Suna ve İnan Kıraç’ın kızları, Koç Holding Idare Şurası Üyesi İpek Kıraç ve Koç Holding Üst Yöneticisi (CEO) Levent Çakıroğlu konuşma yaptı.
İpek Kıraç, merasimdeki konuşmasında, “Hayatımda yazdığım en sıkıntı konuşmaya beğenilen geldiniz. İnsan kendini ‘bazı şeylere hazırım’ diye düşünse de tekrar yaşadım ki aslında asla hazır olunmuyor.” sözlerini kullandı.
Suna Kıraç için Koç Holding’in ne kadar değerli olduğuna değinen İpek Kıraç, şunları kaydetti:
“Ben annemin ne kadar evladıysam Koç Holding de bir o kadar evladıydı. Annem, bütün benliği ile kendini, sıhhatinin elverdiği son dakikaya kadar bu kuruma adadı, burada gözleri parlardı. 40 yıla sığdırdığı iş hayatında Koç Holding’in kurumsallaşması ve Koç Topluluğu’nun bugünlere ulaşmasında büyük ehemmiyete sahip olan stratejiyi oluşturanlardan biriydi. Ülkemizin endüstrileşmesi, Koç Holding’in gelişmesi, büyümesi ve yapılanların kalıcı hale gelmesi için çok efor harcadı.
Bu memleketi ve bu memleketin çocuklarını çok sevdi. En büyük yapısal sorun olarak gördüğü eğitim alanında elini taşın altına koymaktan hiç çekinmedi. Kararlılık ve cüret ile hareket etti. Bu sebeplerden ötürü Koç Holding kardeşim üzere, sizler ise ailem üzere oldunuz.”
Koç ailesine ve çalışanlarına verdikleri dayanaklardan ötürü teşekkür eden Kıraç, annesine verdiği emek münasebetiyle babasının hakkını asla ödeyemeyeceğini, asıl teşekkürü ise onun hak ettiğini söyledi.
“BENİM BU HAYATTA EN BÜYÜK BAHTIM SENİN ÜZERE BİR ANNEM OLMASI”
İpek Kıraç, şunları söyledi:
“Biricik biricik annem, birbirimize bu hayatta doyamadık. Beni ailene kattığın gün hayal ettiğin hayatımızı yaşayamadık. Daha senden öğrenecek o kadar çok şey varken eksik kaldım, tam bir Suna Kıraç öğrencisi olamadım. Ah şu hastalık bizi bulmasaydı, yaşanılacak ve yapılacak o kadar çok şeyimiz vardı ki… Elimizden gelen her şeyi denememize karşın seni çektiğin sıkıntıdan kurtaramadık, yanımızda tutamadık. Benim bu hayatta en büyük bahtım, bil ki senin üzere bir annem olması.
Seninle gurur duyuyorum. Ne kadar şanslıyım ki senin üzere muazzam bir bayanın kızıyım. Hayatımda yegane arzum, senin yolundan yürümek ve seni, nerede olursan ol, gururlu bir anne yapmak. Seni aslında yıllardır özlüyordum ancak artık bu hasretin ile nasıl baş edeceğimi daha bilmiyorum. Seni çok seviyorum.”
“TOPLULUĞUMUZUN GELDİĞİ NOKTA, ONUN İÇİN DE BÜYÜK BİR GURUR VESİLESİYDİ”
Koç Holding CEO’su Levent Çakıroğlu da Kıraç’ın vefatından büyük hüzün duyduğunu aktararak, acılarının çok büyük olduğunu söyledi.
Suna Kıraç’ın Türkiye’nin parlak geleceğine inanan, bu istikamette yürekle sorumluluk almaktan çekinmeyen vatansever bir iş insanı olduğunu belirten Çakıroğlu, şunları kaydetti:
“Cumhuriyet’in kıymetlerine sıkı sıkıya bağlıydı. Ülkemizin endüstrileşmesine, eğitim, kültür ve sanat alanlarında gelişmesine ebediyen hatırlanacak büyük katkılar yaptı. İş ömrü boyunca Koç Holding’in gelişmesi, büyümesi ve kurumsallaşması için büyük uğraş harcadı. Başta Koç Üniversitesi olmak üzere Koç Okulları, Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı ve eğitim alanındaki öteki teşebbüsleri hayata geçirirken, ortaya koyduğu vizyonu, hamaseti ve kararlılığıyla bu alanda da örnek oldu ve binlerce gencimizin hayatını değiştirdi.
Bayanların iş hayatında hak ettikleri durumlarda misyon alması ve toplumsal hayata iştiraki konusunda öncü ve rol model oldu. Topluluğumuzun bugün geldiği nokta, hepimiz üzere onun için de büyük bir gurur vesilesiydi. Artık bizlere düşen, kendisinin bize emanet ettiği, bu Topluluğun kuruluş harcında bulunan pahalara bağlı kalarak var gücümüzle çalışmaya ve ülkemiz için bedel yaratmaya devam etmektir. “
Çakıroğlu, Kıraç’a rahmet, sevenlerine başsağlığı diledi.
Haber7
