Türkiye’de gün gün koronavirüs olay ve mevt tablosu! Ne kadar fark etti?
GALERİNİN DEVAMI
Osman Müftüoğlu’nun yazısı şu formda;
“Bayramın birinci günü, Sıhhat Bakanı Dr. Fahrettin Koca ile epey uzun bir sohbet fırsatı yakaladık.
Edindiğim net ve açık izlenim şu: Sıhhat Bakanı’mız ipin ucunu sıkı tutuyor. Bırakmaya da hiç niyeti yok. Alışılmış ki o da hepimiz üzere elindeki ipin iki uçlu olduğunun farkında. Ve doğal ki o da karşı uç, yani ekonomik uçun da ihmal edilemeyeceğini çok iyi biliyor. Ferdî intibam o ki mevcut tablodan benim üzere o da pek şad değil. Hatta biraz telaşlı olduğunu bile söyleyebilirim. Nedenine gelince…
KIYMETLI: VİRÜS “BEN GİTMEM” DİYOR
SAĞLIK Bakanımız da benimle tıpkı kanıda: Bu virüsü def etmek o denli pek kolay başarabilecek bir iş üzere görünmüyor. Yalnızca bizde değil, çabucak her ülkede virüs, alınan tedbirlere direnmeye devam ediyor. Örneğin, daha bir hafta öncesine kadar 500’lü sayıların altını test eden İspanya’da günde 3000, İtalya’da 1000’e yakın günlük yeni hadise tespit ediliyor. Süreci denetim altına aldığını düşünen Çin, Kore ve Japonya’dan da iç açıcı olmayan haberler geliyor. Hasılı çabucak her ülke ya bir taban dalga ya da ikinci dalga tasası yaşıyor. Başka taraftan sorun yalnızca hadise sayılarının artışıyla da hudutlu değil. Başlangıçta genelde yaşlıları hasta eden COVID-19 enfeksiyonu şimdilerde orta yaşlılar hatta gençler için de bir kâbusa dönüşme yolunda. Mesela İtalya’da son 1 ayda COVID-19 olaylarında, yaş ortalaması 41’e kadar indi. Sayın Bakan’la mutabık kaldığımız nokta net ve açık: Şayet önlemlere harfiyen uymaz, ipin ucunu gevşetip işin ciddiyetini sulandıracak olursak zati her an tetikte olan virüs yeni bir atak yapmaya çoktan hazır.
KISA NOTLAR: SIHHAT BAKANI BAKIN NELER ANLATTI
Sağlık Bakanı Dr. Fahrettin Koca ile yaptığım sohbette tuttuğum notlar hayli uzun. O notlardan kimilerini aşağıda özetlemeye çalışacağım. Velhasıl Sayın Bakan diyor ki…
VARAN 1: TEST SAYISI AZALMAYACAK
Test sayısını düşürme niyetimiz yok. Elimizden geldiği ölçüde çok test yapacak, hadiseleri daha erken devirde yakalayarak hem yayılmayı önleyecek, hem de tedaviyi kolaylaştıracağız.
VARAN 2: FİLYASYON ÇALIŞMALARI DEVAM EDECEK
Filyasyonda da tedavide de önemli deneyimler edindik. Filyasyon gruplarımız hâlâ alanda, 7/24 çalışmaya devam ediyor. Hastanelerimizde de epey deneyimli takımlarımız oluştu. Tedavide başlangıca oranla artık çok daha başarılıyız.
VARAN 3: FAVİPİRAVİR’İ BİZ ÜRETECEĞİZ
Elimizdeki ilaçları ne vakit, ne dozda, ne müddetle kullanacağımız konusunda da önemli deneyimler edindik. Ayrıyeten güçlü bir ilaç stokuna da sahibiz. Tesirli olduğunu gördüğümüz Favipiravir’i üretmek için 4 farklı yerli ilaç firmamıza ruhsat verdik. Hala öbür ülkelerden ithal ettiğimiz Favipiravir’de de yerli ve ulusal bir atak içerisindeyiz. Kendi gereksinimimizi kendimiz karşılayabileceğiz, dahası ihracat bahtı bile yakalamamız mümkün.
VARAN 4: HASTALIĞIN BELİRTİLERİNDE DEĞİŞMELER VAR
Son haftalarda teşhis konulan olaylardaki belirtiler, birinci günlerdekine nazaran biraz farklı. Mesela ishal ve kas ağrıları çok sık karşılaşılan belirtiler haline geldi. Bu değişimleri de dikkatle takip ediyoruz. Ayrıyeten kaybettiğimiz olaylarda temel sorunlardan birinin de “pıhtılaşma bozukluğu” olduğu katılaştı. Artık bu hususta da yeni stratejiler hazırladık.
VARAN 5: VİRÜS GÜCÜNÜ KAYBETMİŞ ÜZERE GÖRÜNMÜYOR
Hastalığın eskiye oranla daha hafif seyrettiğini yahut virüsün gücünün azaldığını gösteren rastgele bir bilimsel dataya ya da klinik gözleme sahip olduğumuzu söylemek güç. Bana nazaran, virüs hâlâ eski gücünü koruyor. Münasebetiyle onun eskiye oranla daha az tesirli olduğunu düşünmek büyük bir yanılgı. İpin ucunu bırakmamalı, korunmada da teşhiste de tedavide de birinci hızımızdan taviz vermemeliyiz.”
Haber7
