Harem-i İbrahim Mescidi Müdürü Hıfzı Ebu Senine, AA muhabirine yaptığı açıklamada, İsrail makamlarının, sıkı güvenlik tedbirleri altında, caminin tüm kısımlarını ibadete açtığını belirtti.
Birçok Musevilere tahsis edilmiş formda ikiye bölünmüş durumdaki Harem-i İbrahim Mescidi’nin tüm kısımlarının Müslümanlara yalnızca ramazan ayındaki cuma günleri, Hicri yılbaşı, kandil geceleri ve Kurban ile Ramazan bayramlarında olmak üzere senede 10 gün için açıldığına işaret eden Ebu Senine, İsrail’in mescitteki uygulamalarını kınadı.
Ebu Senine, İsrail’in, ibadet etmek için mescide gelen Müslümanları düzmece mazeretlerle geciktirme, üst aramasından geçirme üzere bir dizi cezalandırıcı uygulamalara tabi tuttuğunu ve Harem-i İbrahim Mescidi’ni boşaltmaya ve büsbütün denetim altına almaya çalıştığını kaydetti.
Ebu Senine, Harem-i İbrahim Mescidi’nin tümüyle İslami vakıflara ilişkin olduğunu ve Musevilerin rastgele bir hakkı bulunmadığını vurguladı.
Harem-i İbrahim Mescidi, Baruch Goldstein isimli fanatik bir Yahudi’nin 25 Şubat 1994’te 29 Müslüman’ı öldürdüğü katliamın akabinde kapatılmış ve tekrar açıldığında birçok Musevilere tahsis edilecek biçimde ikiye bölünmüştü.
– NABLUS’TA SABİH DAĞI KARŞISINDA BAYRAM NAMAZI
Öte yandan Nablus’un güneyinde bulunan Beyta beldesindeki yüzlerce Filistinli de bayram namazını yasa dışı Yahudi yerleşim ünitelerinin kurulduğu Sabih Dağı’nın karşısında yer alan Nemr doruğunda kıldı.
Bölgedeki yasa dışı Yahudi yerleşim ünitelerine karşı gayret veren “Dağ Muhafızları” kümesinden yapılan yazılı açıklamada, direnişe devam edileceği ve geri adım atılmayacağı söz edildi.
Sabih Dağı’nda Yahudi yerleşim üssü (karavan ve konteyner konutlardan oluşan küçük yerleşim birimleri) kurulmasına reaksiyon gösteren Filistinliler, aylardır Beyta beldesinde şovlar düzenleniyor.
– BATI ŞERİA’DAKI YAHUDİ YERLEŞİM ÜNİTELERİ
İsrail idaresi, bir Filistin toprağını yerleşime açmadan evvel orada karavan ya da konteyner konutlardan oluşan bir çeşit üs kuruyor. Bu üslere daha sonra öteki yapılar da ekleniyor ve bölgeye altyapı hizmeti de getirilerek yerleşim ünitelerinin büyümesine sürat kazandırılıyor.
İsrail’in 1967’de işgal ettiği Batı Şeria’da 250’den fazla yasa dışı Yahudi yerleşim ünitesi bulunuyor. Bu yerlerde ikamet eden 450 binden fazla Yahudi yerleşimci, Batı Şeria’da işgal altında yaşayan Filistinliler için hayatı daha da güç hale getiriyor.
Memleketler arası hukuka nazaran, işgal altındaki Filistin topraklarında bulunan tüm Yahudi yerleşim üniteleri yasa dışı kabul ediliyor.
Haber7
