Suriye’deki iç savaştan kaçarak Gaziantep’in Nizip ilçesinde hayatını sürdüren ailenin görme engelli 3 çocuğu, handikaplarının zorluklarını aşarak hafız olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
Kannavi ailesinin doğuştan görme engelli çocukları 18 yaşındaki Hibe, 13 yaşındaki Nurulhüda ile 11 yaşındaki Mustafa, ana ve babalarının teşvikiyle Kur’an-ı Kerim’i öğrenme kararı aldı.
Aile yakınlarının desteğiyle birinci adımları atan kardeşler, ünlü hafızları dinleyerek kendilerini geliştirdi.
Manilerini azim ve istekleriyle yenen ve çabucak derhal her gün çalışmalarını sürdüren Suriyeli kardeşler, hafızlık dokümanı alabilmek için Gaziantep Müftülüğünde teste girdi.
Vilayet Müftüsü Hüseyin Hazırlar eşliğindeki Hafızlık Tespit Komitesi önünde hünerlerini sergileyen engelli kardeşler, Diyanet İşleri Başkanlığından alacakları dokümanla de hafızlıklarını taçlandırmak istiyor.
“YAVRULARIMIZ ÇOK BAŞARILI”
Hüseyin Hazırlar, hafızlık mülakatlarını yürütürken tıpkı aileden 3 görme engelli kardeşin muvaffakiyet hikayesine tanıklık ettiklerini aktardı.
Hiçbir şeyin Kur’an-ı Kerim ile buluşmaya handikap olmadığını söz eden Hazırlar, “Engelli kardeşlerimiz ses oynatıcılardan Kur’an-ı Kerim’i dinleyerek ezberlemişler. Böylece Kur’an-ı Kerim’in mucizevi kitap olduğunu bir sefer daha görmüş oluyoruz. Bu kardeşlerimizle Kur’an-ı Kerim’i öğrenmenin hiçbir mahzuru olmadığını gördük.” dedi.
Suriyeli kardeşlerin her türlü zorluğa, imtihana ve pürüze karşın büyük muvaffakiyet gösterdiklerini, kalplerde pürüz olmadığında azimle nelerin başarılabildiğinin görüldüğünü söz eden Hazırlar, şunları kaydetti:
“Kardeşlerimizi mülakatta göz yaşları içinde izledik ve hafızlıklarına tanıklık ettik. Çok net söylüyorum yavrularımız çok başarılı. Kur’an-ı Kerim’i çok şık ezberlemişler. Ayetlerin birbirleriyle olan münasebetini anlıyorlar, vade ve cüzleri biliyorlar, başından sonuna, harf harf, söz kelime adeta nakış nakış kalp ve gönüllerine Kuran-ı Kerim’i nakşetmiş ve inşa etmişler.”
“DİNLEYEREK EZBERLEDİK”
Ana Menel Abdurrezak Ledaa Kannavi de çocuklarıyla gurur duyduğunu vurgulayarak, “Bu apayrı bir hoşluk. Yavrularımızın iftihar edeceğimiz bir gelecekleri olmasını istiyorum. Onlara hem terbiye hem ahlak dersi verirken zorlanmadım. Birebir devranda Kur’an-ı Kerim eğitimlerinde de zorlanmadım.” diye konuştu.
Kardeşlerden Mustafa Kannavi de bir yılda Kur’an-ı Kerim’i ezberlediğini belirtti.
Çalışırken kardeşleriyle birbirlerine de yardımcı olduklarını belirten Kannavi, “Anne ve babam bize ses oynatıcı aldı. Ses oynatıcısından Kur’an-ı Kerim’i dinliyordum. Dinledikten sonra kapatıp kendim okuyordum. Sonunda hafızlığımı tamamladım.” sözünü kullandı.
Haber7