Yapı Kontrol ve Zelzele Mühendisliği Derneği Lideri Nazmi Şahin, Türkiye’de 1999 sarsıntılarının akabinde uygulanmaya başlanan yapı kontrol sistemini bugüne kadar 6 ülkenin resmi olarak talep ettiğini belirterek, “Macaristan, Arnavutluk, Kazakistan, KKTC, Özbekistan ve Azerbaycan, bizim sistemimizi tüm taraflarıyla kullanmak istiyor.” dedi.
Şahin, basın mensupları ile gerçekleştirdiği sohbet toplantısında, yapı kontrol sistemine yönelik değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’de kelam konusu sistemin, 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 zelzelelerinin akabinde çıkarılan Yapı Kontrolü Hakkında Kanun’la düzenlendiğini aktaran Şahin, bunun olumlu sonuçlar verdiğini söyledi.
Şahin, standartlara uygun kaliteli yapıların inşasını sağlamayı ve doğal afetlerde olabilecek ziyanları en aza indirmeyi amaçladıklarına işaret ederek, “Şu anda ülke genelinde etkin 2 bin 257 yapı kontrol firması, 30 bin 923 denetçi mimar-mühendis, 70 bin 82 yardımcı denetim mühendisi vazife yapıyor. Bu alanda 356 laboratuvar çalışıyor. Yapı kontrol firmalarınca bugüne kadar 403 bin inşaatta 1 milyar 967 milyon 302 bin 220 metrekarelik alan denetlendi.” diye konuştu.
Van, Malatya-Elazığ ve son olarak İzmir sarsıntısına değinen Şahin, “Depremlerde Türkiye genelinde bugüne kadar yapı kontrol hizmeti almış yapıların hiçbirinde yapısal hasar oluşmadı.” tabirini kullandı.
“EVLATLARIMIZA BIRAKACAĞIMIZ EN HOŞ MİRAS, KONTROLLÜ VE İNANÇLI YAPILARDIR”
Şahin, Türkiye’de uygulanan yapı kontrol sistemini bugüne kadar 6 ülkenin resmi olarak talep ettiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Macaristan, Arnavutluk, Kazakistan, KKTC, Özbekistan ve Azerbaycan, bizim sistemimizi tüm taraflarıyla kullanmak istiyor. Biz, yapıları denetleyen mühendisleri yazılımla takip ediyoruz, bu, Avrupa’da olmayan bir sistem. Kontrol firmaları, bu kontrolü büsbütün bağımsız olarak yapıyor. Bir mühendis hangi şantiyeye ne vakit gidiyor biliyoruz.
Evlatlarımıza bırakacağımız en hoş miras, kontrollü ve inançlı yapılardır. Bu sistem, can ve mal güvenliğini artırırken, yapıların taşıyıcı sistemlerinde yüzde 97 muvaffakiyet sağladı. Yapı kontrollü binanın yıkılması halinde firmalar çok ağır cezalarla yargılanıyor. Müteahhit ve şantiye şefinden evvel biz sorumluyuz. TSE’siz, CE evraksız ve inşaat bölümünde kullanılan G evrakı olmayan hiçbir malzemeyi inşaatlarda kullandırtmıyoruz.”
Şahin, kamu binalarının da yapı kontrolü kapsamına alınmasını talep ettiklerini de aktardı.
“BETON KALİTESİNİ SAĞLAMAYAN ŞANTİYE DURUYOR”
Yapı Kontrol ve Zelzele Mühendisliği Derneği Ankara Şube Lideri Murat Fidan da yapı kontrol sisteminin değerli bir kesimi olarak Elektronik Beton İzlemi Sistemi’nin uygulandığını söyledi.
Şantiyelerde dökülen betondan numuneler aldıklarını ve bunlara çip yerleştirdiklerini anlatan Fidan, “Beton numunelerine konan çipler, onun kimlik evrakı oluyor. Numunenin laboratuvar testleri yapılana kadar çip içinde kalıyor. Betonun hangi şantiyeden, ne vakit alındığı kaydedilip Etraf ve Şehircilik Bakanlığına iletiliyor. Beton kalitesi istenen pahanın altındaysa şantiyedeki çalışma hemen durduruluyor.” diye konuştu.
Haber7
