Gelişen internet bağlantısı olanakları, dijital teknolojiler, yapay zekâ uygulamaları, aşırı verimli üretim teknikleri, gelişen lojistik olanaklar ve yeni finansal araçlarla artık herhangi bir ülkenin alelade bir kasabasından tüm dünyaya ürün satmak sıradan hâle geldi. Küçük işletmelerle büyük sermaye şirketlerinin aynı kulvarda yarışmaya başladığı yeni bir çağın eşiğinden geçmiş bulunuyoruz.
Tüketim alışkanlarındaki değişim, “iş”in tanımını, süreçleri ve “iş” olarak görülen etkinliğin hem niteliğini hem de nicelik değerlerini dönüştürdü ve bu dönüşüm hızlanarak devam ediyor. Çalışanların, çalışma koşulları, çalışma saatleri ve çalışma anlayışları değişirken, tüketicilerin de bizatihi kendi çalışanlarının da kurumlardan beklentileri gözle görülür şekilde farklılaşmaya başladı.
İş gücünün artık “mavi yakalı”, “beyaz yakalı” gibi ayrımların flulaştığı bir alanda kendisini ifa etmek istemesi, performans eksenli değerlendirme yöntemlerinden deneyim esaslı kazanım yöntemlerine geçişi de hız kazandı.
Peki, bundan sonra ne olacak?
Canan Duman, “İşin Geleceği Şimdi!” kitabında bu soruya yanıt arıyor. Bir yandan dijital dönüşümün insanlara, şirketlere ve devletlere neler getirdiğine odaklanan yazar, diğer yandan yapay zekâ ve robotik sistemlere dayalı imalat yönetiminin iş gücünü ve verimliliği nasıl etkilediğine değiniyor. Çalışanların bu yeni sistem karşısındaki belirleyici tutumlarını da mevcut yetersizlik ve uyumsuzluklarını da derin bir analizle sorgulayan yazar, klasik ütopyalardaki geleceğin artık geldiğini, geniş çaplı etkileriyle analiz ederek savlıyor ve dönüşümün “yol haritası”nı ortaya koyuyor.